Turkish Journal of Pediatric Surgery

Halil Tuğtepe

Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi, Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı, Çocuk Ürolojisi Bilim Dalı, İstanbul

Anahtar Kelimeler: Nöropatik olmayan, mesane sfinkter disfonksiyonu

Özet

Nörojen olmayan mesane disfonksiyonları çocuk ürolojisi poliklinik başvurularının yaklaşık %30-40’ını oluşturmaktadır. Nörolojik olarak normal çocuklarda alt üriner sistemin disfonksiyonu dolum veya boşaltım fazına göre ayrılır. Aşırı aktif mesane sendromu, fonksiyonel idrar kaçırma ve kıkırdama idrar kaçırması dolum fazıyla; disfonkisyonel işeme, az aktif işeme, Hinman sendromu ve işeme sonrası damlatma ise boşaltım fazıyla ilişkili alt üriner sistem disfonksiyonlarıdır. İstemsiz detrüsör kontraksiyonlarının yol açtığı aşırı aktif mesane, en sık görülen üriner sistem disfonksiyonudur. Özelliği, sıkışma hissinin olmasıdır. Fonksiyonel idrar kaçırmada sfinkter mekanizması ile normal kontinans sağlanamaz. Kıkırdama inkontinansı genellikle tamamen kızlarda görülmekte ve kıkırdama ya da gülme sırasında istemsiz idrar kaçırma ile karakterizedir. Edinilmiş olduğu kabul edilen disfonksiyonel işemede mesane-sfinkter disfonksiyonu mevcut olup, işeme sırasında sfinkter mekanizması anormal şekilde kasılır. Az aktif ya da tembel mesanede detrüsör aktivite kaybı mevcuttur ve işeme için valsalva manevrasına gereksinim vardır. Hinman sendromu gizli nöropatik mesane olarak isimlendirilir ve işeme mekanizması tamamen dekompanse olur. İşeme sonrası damlatmada inkontinans işemeden hemen sonra görülür. Alt üriner sistem disfonksiyonunun tedavisinde birkaç seçenek bulunmaktadır. Üroterapi her hastada ilk basamak tedavi seçeneğidir ve iyi bir tuvalet eğitimi sağlanmasını amaçlar. Antikolinerjik ilaçlar inhibe edilmemiş detrüsör kasılmalarını azaltır veya önler. Alfa adrenerjik antagonistler detrüsör düz kası ve sfinkter gevşemesini sağlayarak mesane çıkış direncini azaltırlar. Yinelenen İYE geçiren hastalarda profilaktik antibiyotik kullanımı yararı kanıtlanmıştır. Botilunum toksin A geri dönüşebilen bir gevşek kas paralizisine yol açarak etki eder. Biofeedback AAM, Dİ gibi detrüsör-sfinkter koordinasyon bozukluklarında, hastanın pelvik taban kaslarını doğru ve etkin kullanmasını öğrenmesini amaçlayan bir modalitedir. Sakral sinir, perkütan tibial sinir stimülasyonu nöral yolların modülasyonunu sağlayarak etki eder. Nöropatik veya dekompanse olmuş mesanelerde veya işeme sonrası ciddi rezidü kalan hastalarda temiz aralıklı kateterizasyon da tedavi seçeneklerinden birisidir.