Turkish Journal of Pediatric Surgery

Esra Özçakır, Mehmet Hilmi Mercan, İrfan Kırıştıoğlu, Hasan Doğruyol

Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı, Bursa

Anahtar Kelimeler: Pankreatit, çocuk, ERCP

Özet

Amaç: Pediatrik hastalarda pankreatitin major nedenleri erişkinlerden farklıdır. Erişkinlerde safra yollarında taş ve alkol alımı iki temel etiyolojik faktör iken, çocuklardaki pankreatitte; travma, biliyer sistem hastalığı, farmakolojik ajanlar, heredite, infeksiyonlar ve konjenital anomaliler rol oynamaktadır. Ayrıca olguların % 20’sini nedeni saptanamayan idiyopatik pankreatitler oluşturur. Bu çalışmadaki amacımız, kliniğimizde izlenen pankreatitli olguların etiyolojilerini ortaya koymak, tanı ve tedavi yaklaşımlarımız hakkındaki tecrübelerimizi aktarmaktır.

Yöntem: Kliniğimizde 1994-2009 yılları arasında, yatırılarak tedavi edilen yaşları 4 ile 17 arasında değişen toplam 17 (n:17) pankreatitli olgu retrospektif olarak incelendi. Hastalar yaş, cinsiyet, etiyolojik faktörler, tanı ve tedavi yaklaşımlarına göre değerlendirildi.

Bulgular: Olguların yaş ortalaması 10,8 (4-17) yıl bulundu. Hastaların 8’i erkek, 9’u kız idi. Serum amilaz düzeyi her hastada değerlendirildi. Bir olgu dışında tüm hastaların serum amilaz düzeyleri yüksekti. Derlediğimiz olgulardaki pankreatit etiyolojisi; Familiyal Hipertrigliseridemiyi (n:3) (% 17,6), kolelitiyazisi (n:3) (% 17,6), anti epileptik kullanımını (n:2) (% 11,8), travmayı (n:4) (% 23,5), kabakulak infeksiyonunu (n:1) (% 5,9) ve Oddi sfinkter disfonksiyonunu (n:1) (% 5,9) içermekteydi. Hastalardan 3’ünde pankreatite neden olan faktör bulunamadı. İdiyopatik pankreatit olarak değerlendirildi (% 17,6). Olgulardan ikisinin tedavisinde Endoskopik Retrograd Kolanjiopankreatikografi (ERCP) kullanıldı. Birine sfinkterotomi ve dilatasyon yapılırken diğerine ERCP eşliğinde stend yerleştirildi (% 11,8). Travma sonrası pankreatit ile gelen bir olguda distal pankreatektomi (% 5,9) yapıldı. Diğer on dört hasta konservatif izlem ile şifa buldu (% 82,4). Hastaların takiplerinde beş olguda psödokist gelişti. Psödokistlerin biri spontan gerilerken, ikisi perkütan drenaj kateteri ile tedavi edildi. Diğer psödokistlerden biri duodenojejunal anostomoz ve kistojejunostomi ile diğeri distal pankreatektomi ile tedavi edildi. Safrakesesi taşı saptanan iki olguya elektif kolesistektomi yapıldı.

Sonuç: Günümüzde pankreatitli çocuklara acil laparatomi yaklaşımından uzaklaşılmıştır. Öncelikle konservatif izlem ve bu yaklaşımın takibinde gelişebilecek komplikasyonların tedavisi önce endoskopik girişim, gerekirse cerrahi tedavi şeklinde olmalıdır.