Koledok kisti: 10 olgunun analizi
Kemal AĞENGİN, İrfan KIRIŞTIOĞLU, Hasan DOĞRUYOL
Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı, Bursa
Anahtar Kelimeler: Koledok kisti, Roux-en-Y hepatikojejunostomi, Çocuk
Özet
Amaç: Bu çalışmanın amacı 10 olguyu kapsayan serimizde koledok kistlerinin klinik tablosunu, karaciğer histolojisini ve intraoperatif bulguları kadar cerrahi sonrası takibini aktarmaktır.
Gereç ve Yöntem: Karaciğer içi ve dışı safra yollarında kistik dilatasyon saptanan 10 olgu değerlendirilmiştir. Bir olgu prenatal, diğer 9 olgu postnatal tanı almış ve olgular yaş, cins, semptom, karaciğer histolojisi açısından değerlendirilmiştir. Geç dönem takip sonuçları gözden geçirilmiştir. 10 olgunun 5’inde koledok kisti tanısı 1 yaşından önce konmuştur (İnfantil Grup). Klasik grubu bir yaşından sonra tanı alan olgular oluşturmuştur.
Bulgular: Koledok kistlerinin 6’sı Tip I, 3’ü Tip 4, biri ise Tip 5’dir. Ortalama yaş 3 yıl ve erkek/kız oranı 2/3 dür. Olguların başvuru şikayetleri; sarılık (n:5), karın ağrısı (n:4) ve konvülsiyon (n:1) şeklindedir. Semptomlar gözden geçirildiğinde sarılığın erken dönemde, karın ağrısının ise geç dönemde tanı alan olgularda görüldüğü izlenmiştir. Sekiz olguya primer kist eksizyonu ve hepatikojejunostomi yapılmıştır. Başka bir klinikte kistoduodenostomi yapılan ve klinik şikayetleri devam eden olguya relaparatomi yapılmış ve hepatikojejunostomi ile safra drenajı sağlanmıştır. Tip 5 koledok kisti olan bir olgu halen takiptedir. Koledok kistlerinin en küçüğü 1, en büyüğü 10 cm çapında idi. Olguların takip süresi 2 hafta ile 10 yıl arasında değişmekte olup ortalama 3 yıldır. Olguların takibi sorunsuzdur.
Sonuç: Koledok kistinin primer eksizyonu ve Roux-en-Y hepatikojejunostomi iyi bir tedavi seçeneğidir ve bu hastaların düzenli olarak subklinik kolanjit atakları ve geç dönem malignite riski açısından takibi zorunludur.
*XXV. Ulusal Çocuk Cerrahisi Kongresinde serbest bildiri olarak sunulmuştur (22-24 Ekim 2007), Çeşme-İzmir